Deniz Kahraman: Euro Bölgesi'nde Son Gelişmeler ve Deneysel Çalışmalar (10.04.2014)

11 Nisan 2014 Cuma

Euro Bölgesi'nde Son Gelişmeler ve Deneysel Çalışmalar (10.04.2014)

Deniz Kahraman
İnternet Adresi: http://www.sankoanaliz.com/tr-TR/makale/euro-bolgesinde-son-gelismeler-ve-deneysel-calismalar-11-04-2014.snk 

ABD, Japonya, İngiltere ve Euro Bölgesi ülkelerini de kapsayan gelişmiş ülke ekonomileri 2008 küresel finans krizinden bu yana ekonomiye politika yapıcıları eliyle destek olmaktadır. Japonya ve İngiltere varlık alımlarıyla ekonomilerini desteklemeye devam etmektedir. ABD Mayıs 2013'ten bu yana ekonomide likidite koşullarının sıkılaşacağı mesajlarını vermeye devam etmekte, Aralık 2013'ten bu yana da varlık alımlarının artış hızının azaltılması aksiyonuyla ekonomiye desteğini ölçülü adımlarla çekmeye başlamıştır. Faizlerin ne zaman artırılacağı yönünde ağırlıklı görüşün 2015'in ortalarına doğru şekillenmeye başladığı ifade edilse de, enflasyon tarafındaki zayıf seyir bu aksiyonu uzunca bir süre öteleyecek gibi gözüküyor.

Euro Bölgesi tarafında ise, enflasyon yaratamama sorunsalıyla birlikte, "ne gerekirse yapacağız" sözlü yönlendirmesinin ötesine gitmek gerektiği yavaş yavaş dillendirilmeye başlanıyor. Negatif faiz sinyali ise, defalarca yinelenmesiyle tüketilmiş, piyasa etkisini yitirmiş gözüküyor. Hali hazırda negatif faiz uygulamasını yürüten sadece Danimarka (-0,10%) bulunuyor. Daha öncelerde İsveç ve İsviçre Merkez Bankaları tarafından da uygulamaya konulmuş, fakat beklenen faydayı sağlamaması dolayısıyla terk edilmiştir. Nitekim Euro Bölgesi çok yakın geçmişte, sorunlu ve sorunlu olmayan ekonomiler arasında ikiye ayrılmış, sorunlu ülke bankaları yüzdürülmek durumunda kalınmıştır. İspanya İtalya gibi sorunlu ülke tahvillerini elinde tutan bankalar, faizlerin yükselişiyle ellerinde tuttukları tahvillerin erimesiyle birlikte sermaye ihtiyacı duymuşlardır. Bankaların ECB nezdinde tuttukları mevduata negatif faiz uygulanması, bu yönüyle yeni toparlanan Avrupa Bankacılık sistemi üzerinde yeniden baskı oluşturabilir.

Negatif faiz uygulamasının geçmişte uygulandığı ülkelerde temel dayanağı, sermaye akımlarının hızını kesmek olmuştur. Deflasyonla mücadele tarafında ne gibi bir etki yaratılmak istendiği ise soru işaretleri taşımaktadır.

Gelelim, geçtiğimiz Cuma günü Faz tarafından servis edilen habere.  ECB'nin 1 trilyon euro büyüklüğünde bir varlık alım programı hazırlığında olduğu sunulmuştu. ECB'nin tasarladığı iddia edilen modele göre 1 trilyon euroluk tahvil alım programının enflasyonu 0,20-0,80% puan arasında desteklemesi bekleniyor. Haber ECB yetkilisi Constâncio'nun konuya ilişkin açıklamasında ne yalanlanmış, ne doğrulanmıştır. ECB varlık alım programında somut adım atmadan önce, iletişim yoluyla olası etkiyi ölçmek üzere piyasalara bir fragman sunmuş olabilir.

Tasarlandığı iddia edilen aksiyon, bankaların sermaye yapılarını desteklemek amacıyla ECB'nin daha önce kullandığı LTRO'dan farklı olarak, doğrudan varlık alımını içeriyor olabilir. ABD ve benzer ülkelerden farklı olarak ECB'nin üzerinde düşünmesi gereken bir diğer konu da hangi ülke tahvilinden ne zaman alınacağı sorunsalı.

ECB'den beklentiler arasında SMP programının kaldırılması da son günlerde yer alıyor. Mayıs 2010'dan bu yana yürütülen Security Market Program (SMP) alınan hükümet tahvillerinin sterilizasyonu için uygulanıyor. ECB içinde bulunduğumuz döneme kadar oldukça yüksek tutarı sterilizasyon programıyla bankacılık sisteminden geri çekti. Bankalar arası para piyasası faizi olarak kullanılan EONIA faiz oranının da yükselmesine sebepler arasında, bankalar arası para alışverişinin yüksek olduğu yorumunun yanı sıra sterilizasyon programı da gösterilebilir. ECB açısından sterilizasyon programının durdurulması bankalar tarafını daha fazla rahatlatarak kredi büyümesini destekleyebilir. Dolaylı yoldan da iç talebi artırarak enflasyon görünümünü yukarı yönde destekleyebilir.

ECB'den Beklentiler
Bloomberg anketine katılan 45 katılımcının %50'sı Avrupa Merkez Bankası'nın Haziran'da aksiyona geçeceğini düşünüyor

Grafik, ECB'nin Ne Yapmasını Bekliyorsunuz?

Katılımcıların Avrupa Merkez Bankası'nın almasını beklediği aksiyon ise,
1) %22,4 oranla uzun dönemli repo operasyonuyla bankaların fonlanması
2) %20,7 oranla SMP sterilizasyon programının durdurularak bankalarda daha fazla likidite bırakılması.
3)  %15,5 oranla %0,25 olan 1 hafta vadeli repo ihale faizinin (politika faizi) indirilmesi.
4) %15,5 oranla Fed, BOJ ve BOE tarzı doğrudan varlık alımı olarak ifade ediliyor.

Anket soruları arasında yer alan, Euro kurunun seviyesi tahminlerinin orta noktası 1.40 seviyesini gösteriyor. ECB'nin sözlü yönlendirmesini başarılı bulan katılımcı sayısı ise %84,4 ile dikkat çekiyor.

Özetle, Euro Bölgesi'nde deflasyonla savaş açısından pek çok deneysel programın gündemde olduğunu görmemiz olası, bilinmeyenin etkisi ise, doğal olarak ülke para birimi üzerinde farklı fiyatlamalara neden olmaya devam edebilir.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder