Aralık 2013'de uygulamaya konulan ilk aşamanın ardından tam olarak bir yıl sonra, Fed, piyasalara bir Aralık dejavusu yaşatarak sözlü yönlendirmesinde değişikliğe gitti.
ABD Merkez Bankası 2008'den bu yana güçlü bir genişlemeci para politikası izliyor. 2011 yılının ortalarında tasarlanan çıkış planı Mayıs 2013 toplantısında yeniden masaya getirilmişti. Piyasalar ise sürecin nasıl yönetileceğinden duyduğu kaygıyla adeta şoka uğramıştı.
Çıkış stratejisinin üç aşaması
Çıkış stratejisi üç aşamadan oluşuyor. İlk aşama likiditenin artış hızının yavaşlatılması, ikinci aşama faizlerin artırılması, üçüncü aşama ise repo yoluyla likiditenin geri çekilmesi. Çıkış stratejisinin ilk aşaması olan, likiditenin artış hızının yavaşlatılması aksiyonuna 17-18 Aralık 2013 toplantısında geçildi.
1) Bir devir kapandı, Tahvil Alım Programı Bitti! (Ekim 2014)
Küresel finans krizinden bu yana devam ettirilen tahvil alım programlarının üçüncü turu (QE3) Ekim 2014 itibariyle sonlandı. Fed QE3 kapsamında 1.6 trilyon dolar büyüklüğünde hazine tahvili ve mortgage destekli menkul kıymet almıştı.
2) Oyuncu Değişikliği "Patient" (Aralık 2014)
ABD Merkez Bankası, Aralık 2014 itibariyle sözlü yönlendirmesinde değişikliğe gitti. Daha önceleri varlık alım programı tamamlandıktan sonra da faizlerin "hatırı sayılır süre" (considerable) boyunca düşük tutulacağı ifadesi toplantı metninde ikinci plana düştü.
Yeni ifademiz Fed'in faizlerin artırılması hususunda "sabırlı" (patient) bir duruş sergileyeceği oldu. FOMC sonuçları açıklanmadan tam 5 saat önce yayınladığımız notta konuya dikkat çekilmişti.
3) Faizler ne zaman artacak? (...)
Fed üyeleri ilk faiz artırımının zamanlamasına ilişkin olarak 2015 yılı içinde belirsiz bir tarihe işaret ediyor. Ancak Fed Başkanı Janet Yellen, basın toplantısının soru cevap bölümüne gelindiğinde bizlere bir sürpriz açıkladı. Komitenin "sabırlı" olacağı ifadesi faizlerin bir kaç toplantı daha artmayacağı anlamına gelir ifadesini kullandıktan sonra, bir kaç toplantının iki toplantıya karşılık geldiğini ifade etti.
Piyasa katılımcılarının ise ağırlıklı görüşü faizlerin 2015 yılının ilk yarısında artacağı yönünde. Yellen'ın ifadeleriyle beklentileri birleştirdiğimizde 28-29 Nisan toplantısı ilk faiz artırımının masaya yatırılacağı tarih olabilir.
Çıkış programının üçüncü aşaması olan likiditenin ne zaman ve nasıl geri çekileceği hususu ise daha karmaşık bir konu.
4) Likidite ne zaman ve nasıl geri çekilecek?
Fed, likiditenin geri çekilmesi aşamasında olası negatif etkileri hafifletmek maksadıyla hassas davranabilir. Şu an somut olarak ifade edilen iki politika aracını ise, IOER (Mevduat Faizi) ve ON/RRP (Gecelik Ters Repo) olarak tanımlayabiliriz. IOER temel olarak bankaların Fed hesaplarında tuttukları paraya verilen faiz olarak ifade edilebilir. Fed bu faiz oranını artırarak bankalardan daha fazla likidite çekebilir.
Diğer yandan ise, New York Fed tarafından Eylül 2013 tarihinden beri test edilen gecelik ters repo operasyonu favori araçlardan biri olacak gibi görünüyor. Yakın geçmişte NY Fed karşı taraf limitini 10 milyar dolardan 30 milyar dolara yükseltmişti. Bu aksiyon test edilen aracın başarılı olduğu yönünde değerlendirilebilir.
Ekim ayı Fed/FOMC toplantısının hemen ardından %0,05 olarak uygulanan gecelik ters repo faizi Aralık'tan itibaren %0,10 olarak artırılmıştı. Böylelikle piyasa yapıcı bankaların operasyona katılmak konusunda teşvik edilmesi sağlanmış olabilir.
Sonuç ve Özet (?)
Özetle; paranın maliyetinin ilerleyen dönemde artacak olması, fon ihtiyacı olan gelişen piyasaların ev ödevlerini de yerine getirmelerini ortaya çıkarıyor. Artık para daha seçici olabilir. Ancak, Fed konuyu bir orkestra şefi edasıyla başarıyla yöneteceğine inandırmak konusunda başarılı olursa, süreç sanıldığı kadar da sancılı geçmeyebilir.
Yellen ifadeleri arasında şu hususu da belirtmeden geçmek olmaz..
"Para politikası çok uzun süre boyunca genişlemeci olmaya devam edecek."
Deniz KAHRAMAN